2022 Nobel Tıp, Fizik, Kimya, Edebiyat, Barış Ödülleri sahiplerini buldu…

2022 Nobel Tıp, Fizik, Kimya, Edebiyat, Barış Ödülleri sahiplerini buldu…

2022 Nobel Tıp, Fizik, Kimya, Edebiyat, Barış Ödülleri sahiplerini buldu

Dünyanın en prestijli ödüllerinden Nobel Ödülleri, 3-10 Ekim 2022 tarihleri arasında sahiplerini buldu. Nobel ödülleri her yıl olduğu gibi bu yıl da tıp, fizik, kimya, edebiyat, barış ve ekonomi alanlarında verildi.

Tıp Ödülü 3 Ekim 2022, Fizik ödülü 4 Ekim 2022,  Kimya ödülü 5 Ekim 2022, Edebiyat ödülü 6 Ekim 2022,  Barış ödülü 7 Ekim 2022 tarihlerinde verildi. Nobel Ekonomi ödülü de 10 Ekim 2022 tarihinde verilecek.

2022 Nobel Tıp Ödülü paleogenetik biliminin kurucularından Svante Paabo’ya verildi

2022 Nobel Tıp Ödülü İsveçli bilim insanı Prof. Dr. Svante Paabo’ya verildi.

Nobel Tıp Ödülü, 3 Ekim 2022 tarihinde, insanın evrimi konusundaki çalışmaları nedeniyle İsveçli bilim insanı Svante Paabo’ya verildi.

Ödül komitesi, Paabo’nun soyu tükenmiş akrabalarımızdan biri olan Neandertallerin genetik kodunu çözümlemek gibi imkânsız görünen bir görevi başardığını söyledi.

Ayrıca, insan türünün akrabası olduğu daha önce bilinmeyen Denisovalıları keşfetme başarısıyla ödülü almaya hak kazandığı açıklandı.

Paabo’nun çalışmaları, insanın evrimsel tarihinde yeryüzüne nasıl yayıldığını keşfetmeye yardımcı oldu.

İsveçli genetik bilimcinin çalışmaları, insanlık tarihiyle ilgili diğer akrabalarımızın soyu tükenirken Homo sapiens’in nasıl hayatta kaldığı gibi temel bazı soruları merkez alıyor.

İmkansız” görülen bir işi başardı

İsveçli bilim insanı Prof. Dr. Svante Paabo

1990’larda, insanın genetik kodunu çözmeye yönelik araştırmalar hızla devam ediyordu. Ancak bu çalışmalar, bozulmamış DNA’ların yeni örneklerini baz alıyordu.

Paabo ise atalarımızdan kalan eski ve bozulmuş genetik materyalle ilgileniyordu. Birçoğu için bu, imkansız bir meydan okumaydı. Ancak Paabo, 40 bin yıllık bir kemik parçasının DNA dizilişini keşfeden ilk bilim insanı oldu.

Bu sonuçlar, çoğunlukla Avrupa ve Batı Asya’da yaşayan Neandertallerin hem günümüz insanlarından hem de şempanzelerden farklı olduğunu gösterdi.

Paabo’nun çalışmaları, bizleri, Homo sapiens’i ve aynı zamanda soyu tükenmiş akrabalarımızı kapsayan modern insan grubu olan homininlere odaklandı.

Nobel komitesi tarafından yapılan açıklamada, “Yaşayan tüm insanları soyu tükenmiş homininlerden ayıran genetik farklılıkları ortaya çıkararak, keşifleri bizi insan yapan eşsiz özelliklerin araştırılması için temel sağlıyor” dendi.

Neandertallerin ve dünyanın farklı yerlerinden insanların DNA’larını kıyaslayan araştırmalar Neandertallerin Avrupalı ve Asyalı insanlarla daha yakın akraba olduğunu bulmuştu.

Bu bize Homo sapiens’in 70 bin yıl önce Afrika’dan göç ettikten sonra Neandertallerle çiftleştiğini anlatıyor. Ve bugün hala bu genetik mirasın izlerini sürmek mümkün.

İnsan DNA’sının yüzde 1 ila 4’ü Neandertal akrabalarımızdan geliyor ve bu vücudumuzun bulaşıcı hastalıklara yanıt verme becerimizi etkiliyor.

Paabo, 2014 yılında Financial Times gazetesine verdiği röportajda bu genetik çeşitlilikle taşınan hastalıklara Tip 2 diyabet örneğini vermişti.

Buna göre bazı Amerika yerlileri ve Asyalılar arasında Neandertallerden gelen ve hücrelerin içine ya da dışına lipitlerin taşınmasını etkileyen bir genetik mutasyon kişileri tip 2 diyabete yatkın hale getiriyor.

Denisovalılar adlı homininlerin keşfedilmesini sağladı

İnsanın kökenleriyle ilgili çalışmalar konusunda sarsıcı bir diğer katkı 2008 yılında gelmişti.

Bilim insanları Sibirya’daki Denisova mağarasında 40 bin yaşında bir parmak kemiği buldu.

Profesör Paabo, kemikten elde edilen DNA’nın dizilimini gerçekleştirdi ve sonuçlar, o güne kadar bilinmeyen Denisovalılar adlı homininlerin keşfedilmesini sağladı.

Ve Homo sapiens’in Denisovalılarla da çiftleştiği anlaşıldı.

Güneydoğu Asya’nın bazı bölümlerinde Denisovalılar’ın genlerinin insanların DNA’sındaki oranı yüzde 6’ya kadar çıkabilir.

Bu genetik miras vücudun düşük oksijen seviyeleriyle mücadele etmesine yardımcı olur, yüksek enlemlerde hayatta kalmasını sağlar ve günümüz Tibetlileri’nde bulunur.

Paabo, Nobel Ödülü’nü kazandığı haberini Nobel Fizyoloji ya da Tıp Komitesi Sekreteri Thomas Perlmann’ın telefonuyla öğrendi.

Prof. Perlmann, Paabo için, “Şaşkındı, söyleyecek söz bulamadı, çok mutluydu.” dedi.

Prof. Paabo paleogenetik adı verilen bilim dalının kurucularından biri sayılıyor.

10 milyon İsveç kronu (yaklaşık 900 bin dolar) değerinde ödülün de sahibi oldu.

Babası Sune Bergstrom da 1982’de aynı dalda Nobel Ödülü’nü kazanmıştı. Çalışmaları Homo sapiens’in Afrika’dan dünyaya yayıldığında -Neandertal ve Denisovalılar olmak üzere- Avrasya’da yaşayan hali hazırda iki hominin olduğunu göstermişti.

Analizler, şu anda soyu tükenmiş bu popülasyonların küçük ve uzaktan akraba olduklarını ve hızla genişleyen modern insanlarla rekabet edememiş olabileceklerini gösteriyor.

2022 Nobel Fizik Ödülü sahipleri belli oldu!

Nobel Fizik Ödülü 4 Ekim 2022 tarhinde sahipleri de belli oldu. 2022 Nobel Fizik Ödülü alan isimler Alain Aspect, John Clauser ve Anton Zeilinger oldu. Peki, Alain Aspect, John Clauser, Anton Zeilinger kimdir, hangi alanda çalışmaları var? İşte 2022 Nobel Fizik Ödülü sahiplerine ilişkin ayrıntılı bilgiler…

Nobel Komitesi, Nobel Fizik Ödülü için Alain Aspect, John F. Clauser ve Anton Zeilinger isimlerini layık gördü. Üç isim, yaptıkları ortak çalışmada dolanık fotonları odağa almış, Bell eşitsizliklerinin ihlal edildiğini ortaya koyarak kuantum bilimine öncülük etmeyi başarmıştı.

Üç bilim insanının başarısının önemi ne?

Üç bilim insanının başarısı, çok hızlı bir şekilde gelişmeye devam eden kuantum bilgi bilimi için önemli bir adım oldu. Kuantum bilgi biliminin gelişimiyle birlikte güvenli bilgi aktarımı, kuantum hesaplama ve algılama teknolojisi gibi alanlar hayatımızda yer edinmeye başlayabilecek.

Alaın Aspect kimdir?

Alain Aspect, 15 Haziran 1947’de doğmuştur. Kuantum dolaşıklık üzerine deneysel çalışmasıyla tanınan bir Fransız fizikçidir. Aspect, kuantum bilgi bilimine öncülük ettiği için John Clauser ve Anton Zeilinger ile ortaklaşa 2022 Nobel Fizik Ödülü’nün üçte birine layık görüldü.

John Clauser kimdir?

John Francis Clauser 1 Aralık 1942’de doğmuştur. Kuantum mekaniğinin temellerine, özellikle Clauser-Horne-Shimony-Holt eşitsizliğine katkılarıyla tanınan Amerikalı bir teorik ve deneysel fizikçidir.

1964’te California Teknoloji Enstitüsü’nden fizik alanında yüksek lisans derecesini 1966’da fizik alanında, doktora derecesini ise 1966’da aldı.

Anton Zeilinger kimdir?

Anton Zeilinger 20 Mayıs 1945’te doğdu. 2022’de Nobel Fizik Ödülü’nü alan ve 2008’de Fizik Enstitüsü’nün (İngiltere) Açılış Isaac Newton Madalyasını “öncülüğü” için alan Avusturyalı bir kuantum fizikçisidir. Hızla gelişen kuantum bilgi alanının temel taşı haline gelen kuantum fiziğinin temellerine kavramsal ve deneysel katkılar”. Zeilinger, Viyana Üniversitesi’nde fizik profesörü ve Avusturya Bilimler Akademisi’nde Kuantum Optiği ve Kuantum Bilgisi IQOQI Enstitüsü’nde Kıdemli Bilim Adamıdır. Araştırmalarının çoğu, kuantum dolaşıklığın temel yönleri ve uygulamalarıyla ilgilidir. 2022’de Nobel Fizik Ödülü’ne layık görüldü.

Alain Aspect, John F. Clauser ve Anton Zeilinger, Nobel Fizik Ödülü ile birlikte 10 milyon İsveç kronu değerinde para ödülü de kazandı. Nobel Fizik Ödülü’nin geçtiğimiz yılki kazananları, Dünya ikliminin fiziksel modellemesini yapan, ısınmayı hatasız öngören ve değişkenliği ölçen Syukuro Manabe ile Klaus Hasselmann ikilisi ve atomdan gezegen ölçeğine kadar fiziksel sistemlerde dalgalanmalar ve düzensizliğin keşfi ile Giorgio Parisi arasında paylaştırılmıştı.

2022 Nobel Kimya Ödülü sahiplerini buldu

İsveç Bilimler Akademisi, 2022 Nobel Kimya Ödülü, 5 Ekim 2022 tarihinde Carolyn Bertozzi, Morton Meldal ve Barry Sharpless’ın kazandığını açıkladı.

Üç bilim insanı bu ödüle “klik kimyası” olarak bilinen ve moleküllerin birlikte koparılmasını sağlayan çalışmalarıyla layık görüldü.

Bertozzi, Meldal ve Sharpless 10 milyon İsveç kronu (yaklaşık 800 bin doları) değerindeki para ödülünü paylaşacak.

Geçen yıl Nobel Kimya Ödülü, molekül inşasına yönelik çalışmalarından dolayı Benjamin List ve David MacMillan’a verilmişti.

2022 Nobel Edebiyat Ödülü, Fransız yazar Annie Ernaux’ya verildi

İsveç Kraliyet Bilimler Akademisi, 2022 Nobel Edebiyat Ödülü 6 Ekim 2022 tarihinde, Fransız yazar Annie Ernaux’ya verildiğini açıkladı.

Ödülün Ernaux’ya verilme gerekçesi “kişisel hafızanın köklerini, yabancılaşmalarını ve kolektif kısıtlamalarını ortaya çıkarmadaki cesareti ve objektif duyarlılığı” olarak açıklandı.

Ernaux, 10 milyon İsveç Kronu (yaklaşık 16,7 milyon TL) tutarındaki ödülün de sahibi olacak.

İsveç kanalı SVT’ye konuşan Ernaux, çok şaşırdığını dile getirdi ve Nobel edebiyat ödülü kazanan ilk Fransız kadın olmanın “büyük bir sorumluluk” olduğunu söyledi.

Nobel edebiyat komitesi başkanı Prof. Carl-Henrik Heldin ise, kitapları çağdaş Fransız klasiklerinden kabul edilen 82 yaşındaki Ernaux’nun çalışmalarını “hayranlık uyandırıcı” olarak değerlendirdi.

Çağdaş Fransız kurgu edebiyatı üzerine uzmanlaşan Londra Üniversitesi’nden Dr. Ruth Cruickshank, “Bir kadının Nobel edebiyat ödülü alması her zaman iyi haberdir. 1901’den beri 13’ü şu anda hayatta olmayan, 15 Fransız beyaz erkek Nobel almıştı” diye konuştu.

Ernaux’nun kitaplarının İngilizce baskısını yapan Fitzcarraldo Editions yayınevinden Jacques Testard ise BBC Dünya Servisi’nin Newshour programında, onun “müstesna ve özgün” bir yazar olduğunu söyledi.

Annie Ernaux kimdir?

1940 yılında Fransa’nın Lillebonne şehrinde, işçi sınıfına mensup bir ailede doğan Ernaux, edebiyat öğrenimi gördü ve uzun yıllar boyunca edebiyat öğretmenliği yaptı.

İlk romanını 1974 yılında “Les Armoires vides” (Boş Dolaplar) ismiyle yayımlayan yazar, bu dahil pek çok çalışmasında otobiyografik bir anlatımı önceledi.

“La Place” (Babamın Yeri) ismini verdiği ve 1984 yılında yayımladığı ikinci romanıyla Renaudot Ödülü’nü kazandı. Romanda doğup büyüdüğü küçük Fransız kasabasındaki hayat ve deneyimleriyle beraber, babasıyla kurduğu ilişkiyi otobiyografik bir anlatımla kaleme aldı.

Kişisel deneyimleri üzerinden sınıf atlama, evlilik, kadın özgürlüğü, cinsellik, kürtaj, hastalık, yaşlılık ve ölüm gibi meseleleri de sık sık konu edinen Fransız yazar, okuruna toplumsal bir anlatım sundu.

Yazarın, “Babamın Yeri”, “Boş Dolaplar”, “Seneler”, “Yalın Tutku” ve “Kürtaj” gibi Türkçeye çevrilmiş bazı kitapları bulunuyor.

2022 Nobel Barış Ödülü Sahiplerini buldu

2022 Nobel Barış Ödülü, Belarus’tan insan hakları savunucusu Ales Bialiatski’ye verildi.

İsveç Kraliyet Bilimler Akademisi, Nobel Barış Ödülü 7 Ekim 2022 tarihinde, Belarus’tan insan hakları savunucusu Ales Bialiatski ile Rusya ve Ukrayna’dan insan hakları örgütleri Memorial ve Center for Civil Liberties kazandı.

Norveç Nobel Komitesinden yapılan açıklamada, ödülün, Bialiatski ve iki örgüte, hümanist değerler, anti-militarizm ve hukuk ilkeleri lehine gösterdikleri tutarlı çabalar için verildiği bildirildi.

Açıklamada, ödülü kazananların uzun yıllardır vatandaşların temel haklarını koruma haklarını desteklediği belirtildi.

Savaş suçlarını, insan hakları ihlallerini ve yetkinin kötüye kullanılmasını belgelemek için olağanüstü çaba sarf ettikleri ifade edilen 2022 Nobel Barış Ödülü sahiplerinin, birlikte barış ve demokrasi için sivil toplumun önemini gösterdiği vurgulandı.

2022 Nobel Barış Ödülü’nün kazananları hakkında

Belarus’ta 1980’lerin ortalarında ortaya çıkan demokrasi hareketinin önderlerinden biri olan Ales Bialiatski, hayatını ülkesinde demokrasiyi ve barışı teşvik etmeye adadı.

Bialiatski, Belarus’ta cumhurbaşkanına tartışmalı yetkiler tanıyan ve geniş çaplı gösterileri tetikleyen anayasa değişikliklerine karşılık 1996’da Viasna (Bahar) örgütünü kurdu.

Tutuklu göstericilere ve ailelerine destek veren Viasna, sonraki yıllarda yetkililerin siyasi mahkumlara yönelik işkencelerini belgeleyen ve protesto eden geniş tabanlı bir insan hakları örgütüne dönüştü.

2011’den 2014’e kadar hapis yatan Bialiatski, 2020’de rejime karşı yapılan geniş çaplı gösterilerin ardından tekrar tutuklandı.

Tutukluluk hali yargılanmadan devam eden Bialiatski, zorluklara rağmen Belarus’ta insan hakları ve demokrasi için verdiği mücadelede geri adım atmadı.

Rusya’daki insan hakları örgütü Memorial, 1987’de komünist rejimin zulmünün kurbanlarının unutulmamasını sağlamak isteyen eski Sovyetler Birliği’ndeki insan hakları aktivistleri tarafından kuruldu.

Memorial’ın kurucuları arasında Nobel Barış Ödülü sahibi Andrei Sakharov ve insan hakları savunucusu Svetlana Gannushkina yer aldı.

“Yeni suçların önlenmesi için geçmiş suçlarla yüzleşmenin gerekli olduğu” fikriyle hareket eden Memorial, Sovyetler Birliği’nin dağılmasından sonra Rusya’daki en büyük insan hakları örgütü haline geldi.

Memorial, Rus gözaltı merkezlerindeki siyasi mahkumlar hakkında en güvenilir bilgi kaynağı haline gelmenin yanı sıra militarizmle mücadelenin ve insan hakları ile hukukun üstünlüğünü teşvik etme çabalarının ön saflarında yer alıyor.

Yetkililer, Rusya’daki siyasi baskı ve insan hakları ihlalleri hakkında sistematik biçimde bilgi derleyen Memorial’ın, Aralık 2021’de zorla tasfiye edilmesine ve Memorial tarafından kurulan dokümantasyon merkezinin kalıcı olarak kapatılmasına karar verdi.

Center for Civil Liberties, Ukrayna’da insan hakları ve demokrasiyi geliştirmek amacıyla 2007’de Kiev’de kuruldu.

Yetkililere Ukrayna’yı tam teşekküllü bir demokrasi yapması için baskı yapan Center for Civil Liberties, ülkeyi hukukun üstünlüğüyle yönetilen bir devlet haline getirmek için Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne üye olmasını aktif olarak savundu.

Center for Civil Liberties, Rusya-Ukrayna Savaşı’nın başlamasıyla Ukraynalı sivil nüfusa karşı Rus savaş suçlarını tespit etme ve belgeleme çabalarına girişti.

Kaynak:

BBC News, Euro News, AA, AP

Share This
COMMENTS

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir