DSÖ Genel Direktörü: ”Aşılar tünelin sonunda ışık olduğunu gösteriyor ama henüz görecek noktada değiliz”
DSÖ Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, ‘aşıların küresel dağılımında şok edici bir dengesizlik’ olduğunu belirtti. Ghebreyesus, ”Aşılar bize tünelin sonunda ışık olduğunu gösteriyor ama henüz görecek noktada değiliz” dedi.
Ghebreyesus, Cenevre’de düzenlediği basın toplantısında, COVID-19 Aşılar Küresel Erişim Ortaklığı’nın (COVAX) 100 gününü değerlendirdi. Ocak ayının başında, yılın ilk 100 günü içinde tüm ülkelerde aşılamanın başlaması için bir çağrıda bulunduğunu hatırlatarak, 10 Nisan 2021’de bu sürenin dolduğunu söyledi.
220 ülke ve organizasyondan 194’ünde aşılamaya başlandığını belirten Ghebreyesus, şöyle konuştu:
”26 ülkenin 7’si aşı aldı ve aşı yapmaya başlayabilir. Önümüzdeki günlerde 5 ülkenin de aşılarını alması gerekiyor. Bir dizi nedenden ötürü henüz aşıya başlamamış 14 ülke bulunuyor. Bazıları COVAX yoluyla aşı talep etmedi, bazıları henüz hazır değil ve bazıları önümüzdeki haftalarda ve aylarda başlamayı planlıyor.
COVAX, geçtiğimiz altı hafta içinde 100’den fazla ülke ve organizasyona 38 milyon doz aşı sağladı. COVİD-19 karşı aşılamaya başlamak isteyen hemen hemen tüm ülkelerin başlamış olması bizi teşvik ediyor. Ancak, çoğu ülke, bırakın nüfuslarının geri kalanını, tüm sağlık çalışanlarını veya risk altındaki tüm grupları kapsayacak kadar yeterli aşıya sahip değil.”
”Dengesizlik var’‘
”Aşıların küresel dağılımında şok edici bir dengesizlik var” diyen Ghebreyesus, şöyle devam etti:
”Dünya çapında 9 Nisan 2021 tarihi itibariyle 700 milyondan fazla aşı yapıldı. Ancak bu aşıların yüzde 87’den fazlası yüksek gelirli veya üst orta gelirli ülkelere gitmiş durumda. Düşük gelirli ülkeler ise yalnızca yüzde 0,2 almıştır. Yüksek gelirli ülkelerde ortalama olarak her dört kişiden biri aşı olmuştur. Düşük gelirli ülkelerde bu 500’de bir. Şunu tekrar edeyim: dörtte bir’e karşı 500’de bir.”
COVAX 38 milyon dağıttı
Ghebreyesus, COVAX’ın çalışmaları hakkında da şunları söyledi:
”COVAX, Mart ayı sonuna kadar neredeyse 100 milyon doz dağıtmayı bekliyordu, ancak arzdaki belirgin azalma nedeniyle yalnızca 38 milyon doz dağıtabildik. Nisan ve Mayıs aylarında yetişebilmeyi umuyoruz.
COVAX çalışıyor. Aşıları diğer mekanizmalardan daha hızlı ve daha verimli bir şekilde dağıtabilen güçlü bir mekanizma. Sorun, aşıları COVAX’ tan almak değil; sorun aşı teminine yönelik maddi kaynak sağlanmasında yatıyor.
Bazı ülkelerin ve şirketlerin, kendi siyasi ve/veya ticari nedenlerinden dolayı COVAX’ı atlayarak kendi ikili aşı bağışlarını yapmayı planladıklarını anlıyoruz. Ancak, bu ikili düzenlemeler, aşı eşitsizliğini körükleme riskini taşıyor. Bu bir ortaklık zamanı, patronaj değil. Arz kıtlığı aşı milliyetçiliğini ve aşı diplomasisini yönlendiriyor.”
Aşı temini çalışmaları
COVAX bünyesinde yer alan organizasyonların aşı üretimi ve tedariki hızlandırmak için çeşitli seçenekler üzerinde çalıştığını anlatan DSÖ Genel Direktörü Ghebreyesus, Hindistan Serum Enstitüsünden aşıların tedariki konusunda Hindistan hükümeti ile görüşmelerin sürdüğünü, Güney Kore’den SK Bio’dan aşıların piyasaya sürülmesini hızlandırmak için çalıştıklarını, Johnson&Johnson aşısının teslimatını hızlandırmak için çaba gösterdiklerini söyledi.
Ghebreyesus, şunları söyledi:
”Hemen şimdi, nüfuslarının tamamını birkaç kez kapsayacak kadar yeterli olan ülkelerden aşı bağışı sağlamaya çalışıyoruz. temin etmeye devam ediyoruz; Sinopharm, Sinovac ve Gamaleya dâhil olmak üzere daha fazla aşının temini için çalışmalarımızı ve gerekli hususların gözden geçirilmesini hızlandırıyoruz;
Küresel üretim kapasitesini genişletmeye çalışırken birkaç ülke ile görüşmelerimizi de sürdürüyoruz. Covid-19’a Eşit Erişimi Hızlandırmak için Küresel İşbirliği sayesinde bir yıldan daha kısa bir süre sonra aşıların onaylandığını ve hemen hemen tüm ülkelerde aşılamanın başladığını düşünmek şaşırtıcı. COVAX’taki ortaklarımız olmasaydı bunların hiçbiri mümkün olamazdı.”
Aşı güvenliği
Ghebreyesus, DSÖ olarak, aşılara erişimi genişletmek için çalışırken bile aşı güvenliğini yakından takip ettiklerini belirterek, aşıların güvenliği konusunda şu bilgileri verdi:
”DSÖ Aşı Güvenliği Küresel Danışma Komitesi, AstraZeneca COVID-19 aşısı ile düşük trombositli kan pıhtılarının oluşumu arasında nedensel bir ilişki olduğunu, ancak daha fazla araştırma yapılması gerektiğini söyledi. DSÖ, EMA (Avrupa İlaç Ajansı) ve MHRA (İngiltere İlaç ve Sağlık Ürünleri Düzenleme Kurumu) aşının faydalarının bu çok nadir yan etkilerin riskinden daha ağır bastığını ifade etmeye devam etmektedir.
Tüm aşılar ve ilaçlar bir yan etki riski taşır. Bu durumda, COVID-19’dan ciddi hastalık ve ölüm riskleri, aşı ile ilgili çok küçük risklerden kat kat daha yüksektir.
Tüm insanlara lütfen dikkat etmelerini rica ediyoruz. Aşılar bize tünelin sonunda ışık olduğunu gösteriyor ama henüz görecek aşamada değiliz. Aşılar, enfeksiyonları önlemek ve hayat kurtarmak için sahip olduğumuz pek çok araçtan yalnızca biridir. Doğru yaklaşım, kapsamlı bir yaklaşımdır.
Hepimiz doğru seçimleri yaparak kendimizi ve etrafımızdakileri korumaya devam etmeliyiz. Bu pandemiyi sona erdirme konusunda bireylerden ülke liderlerine kadar hepimizin sorumlulukları var.”
Kaynak:
Ajans Bizim, Ankara, 10 Nisan 2021