Dünya Sağlık Örgütü, COVID-19 ile Emzirme İlişkisi değerlendirdi.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) 4 Ağustos 2020 Salı günü, uygulamaya daha fazla destek çağrısında bulunan COVID-19’un emzirmeye bağlı enfeksiyon riskinin göz ardı edilebilir olduğunu ve hiçbir zaman belgelenmediğini söyledi.
Dünya Emzirme Haftası sırasında ortaya çıkan tartışmalar, DSÖ’nün anne sütünün kullanılmamasının, küresel ekonomiye 300 milyar dolar maliyetle yılda 820.000 çocuk ölümüyle bağlantılı olduğu konusunda uyarıda bulundu.
Dünya Sağlık Örgütü’nün Sağlık Sistemlerinde Gıda ve Beslenme Eylemi başkanı Dr. Laurence Grummer-Strawn, “DSÖ kesinlikle emzirmenin devam etmesi gerektiğini söyleyen önerilerinde çok açıktı” dedi. “Hiç bir zaman, dünyanın herhangi bir yerinde, anne sütü yoluyla herhangi bir ( COVID-19 ) bulaşmasını belgelemedik” dedi.
Yerini tutacak şey yok
DSÖ’ne göre, altı ay boyunca bebeği emzirmenin, (covid-19 salgınından kaynaklanan risklerden) çok daha ağır olanı, bebek ve anne için birçok yararı olduğunu ortaya koydu.
Bu avantajlar, anne sütünün – ifade edilen süt dâhil-, bebekleri birçok çocukluk hastalığına karşı koruyan hayat kurtarıcı antikorlar sağlamasıdır.
Dr. Grummer-Strawn, bu yeni anne olanların bebekleriyle hızlı bir şekilde “vücut teması” ve “sıcak ilişki” nedenlerden sadece bir tanesidir, çünkü “COVID-19 virüsünün COVID pozitif bir anneden bulaşma riski bebeği çok düşük gibi görünüyor” diye ekledi.
Dünya çapında “çok sayıda” anneden alınan anne sütünün çeşitli çalışmalarda test ettikten sonra, DSÖ yetkilisi birkaç numunenin virüsü içermesine rağmen, “virüsün gerçekten canlı ve enfektif olup olmadığını görmek için takip ettiklerinde, gerçek bir enfektif virüs bulamadılar ”.
Dünya Sağlık Örgütü’nün anne sütünün yerine kullanılan maddeler üzerinde uzun zamandır devam eden desteğinin altını çizen Dr. Grummer-Strawn, pandeminin genellikle yenidoğan ailelere sağlanan temel emzirme desteğini zayıflattığı konusunda da uyardı.
COVID ‘temel desteği baltalıyor’
Dr. Grummer-Strawn gazetecilere verdiği demeçte, “Hizmetlere ulaşımda koronavirüs nedeniyle dünya ölçeğinde ortaya çıkan kısıtlanmaların, annelerin normalde yaptıkları emzirmelerin artmasına neden olduğunu ortaya koymuştur” dedi.
“Çoğu zaman, anne çocuk sağlığı alanında verilen sağlık hizmetleri COVID’e karşı mücadelede kullanıldığı için bazen aileler sağlık hizmetlerine girmekte kendilerini rahat hissetmezler, çünkü COVID alabileceklerinden korkarlar ve bu nedenle rutin destek için gelmezler. ”
Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, “Emzirme eksikliği nedeniyle her yıl yaklaşık 820.000 çocuk yaşamı kaybedilmektedir”, Dr. Grummer-Strawn, beş yaş altı ölümler sonucu “Ekonomik olarak, ekonomik üretkenlikte, emzirme eksikliği nedeniyle kaybedilen yılda yaklaşık 300 milyar dolar kayıp var” diye ekledi.
Çok sayıda iyi şey emzirmeden gelir – gelişmekte olan ve sanayileşmiş ülkelerde çocuk ve anneleri için – DSÖ uzun zamandır bu alandaki çalışmalarını sürdürmektedir.
BM Çocuk Fonu (UNICEF) ve Uluslararası Bebek Maması Eylem Ağı (IBFAN) ile birlikte “bebek maması sütü vermenin daha güvenli olmadığı” konusundaki görüşlerini tekrarladı.
Bebek ve anne için faydalar
Üç örgüt, 2020 Dünya Emzirme Haftası (1-7 Ağustos) için kadınların yetenekli emzirme danışmanlığına erişimini korumak ve teşvik etmek için Hükümetlere çağrılarında birleşti.
Dr. Grummer-Strawn. “Emzirme, emzirme döneminde fayda sağlar ve en çok tanınanlar, düşük gelirli ülkelerde ölümlerin en önemli nedenlerinden biri olan ishale karşı koruma, solunum yolu enfeksiyonlarına karşı koruma, obeziteye karşı koruma – daha sonra çocukluk obezitesi – , lösemiye karşı koruma ”diyor
Emzirme ayrıca anneyi daha sonra meme kanseri, yumurtalık kanseri, Tip 2 diyabetten korur, “DSÖ yetkilisi,“ bu nedenle hem anne hem de bebek için faydalar var ve bunları eklediğimizde yüksek gelirli ülkelerde bile yaklaşık 820.000 hayat kurtarılıyor”.
Pandemiye ek olarak, emzirme DSÖ ve UNICEF’in anne sütü ikamelerinin zararlı tanıtımı olarak tanımladığı baskı altındadır.
BM kuruluşları, ülkelerin ebeveynleri yanıltıcı bilgilerden korumak için daha fazlasını yapabileceğini düşünüyor. “Formüllerle üretim yapan endüstrilerin uygulamaları konusunda kaygılanmaya devam ediyoruz, hem büyük çokuluslu şirketler hem de birçok ülkede anneleri ürünlerini almaya zorlayan yerel anne sütü ikamesi üreticileri var,” dedi. Dr. Grummer-Strawn. “Anneleri, ürünlerini almaya zorlayan birçok yöntemleri var. Bazen bir zamanlar olduğu kadar açık reklamlar değil, üstü kapalı ve annelerin duygularına yönelik reklamlarla yapıyorlar. Çünkü yakalanabileceklerini biliyorlar.”
Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, 194 ülkeden analiz edilen 136’sının Uluslararası Anne Sütü Yerine Koyma Pazarlaması Kanunu ve Dünya Sağlık Asamblesi (Kanun olarak bilinir) tarafından kabul edilen kararlarla ilgili yasal önlemleri bulunmaktadır.
İşin püf noktaları
Bununla birlikte, Mayıs 2020 ayında yayınlanan bir raporda, sadece 79 ülke sağlık tesislerinde anne sütü ikamelerinin tanıtımını yasaklamakta ve sadece 51’inin sağlık sistemi içinde ücretsiz veya düşük maliyetli malzemelerin dağıtımını yasaklayan hükümleri bulunmaktadır.
Sadece 19 ülke, bebek maması, takip formülü ve 36 aya kadar bebekler ve çocuklar tarafından kullanılmak üzere pazarlanan büyüyen sütleri içeren anne sütü yerine geçen üreticiler tarafından bilimsel ve sağlık meslek birliği toplantılarının sponsorluğunu yasaklamıştır.
DSÖ ve UNICEF, bebeklerin ilk altı ay boyunca anne sütünden başka bir şey yememelerini tavsiye eder, bundan sonra en az iki yaşına kadar emzirmeye devam etmelerinin yanı sıra diğer besleyici ve güvenli yiyecekleri yemeleri gerekir.
DSÖ’nün Beslenme ve Gıda Bölümü Direktörü Dr. Francesco Branca, “Anne sütü ikamelerinin, özellikle ebeveynlerin beslenme ve sağlık tavsiyesi için güvendikleri sağlık profesyonelleri aracılığıyla agresif pazarlanması, yeni doğan ve çocuk sağlığının iyileştirilmesi için büyük bir engel”, “Sağlık sistemleri, çocukların hayat kurtarıcı faydalarını kaçırmamak için endüstri etkisi olmadan ebeveynlerin emzirmeye olan güvenini artırmak için harekete geçmelidir” dedi.
