Pembe Köşk’te Verandanın Konukları…
Geçtiğimiz Cumartesi günü, uzun zamandır ziyarete kapalı olan Pembe Köşk’ü bir öneri üzerine gezmek geçiyor içimden. Sınırlı bir süreliğine açık kalacağını duyunca bu fırsatı değerlendirerek İsmet İnönü ve Ailesinin yaşadığı evi geziyorum.
İsmet İnönü’nün 1923 yılında bir bağ evi olarak satın alıp 1925 yılında ailesiyle birlikte taşındığı ve 1973 yılına kadar yaşadığı ev burası. Atatürk’ün başkanlığını yaptığı bazı toplantıların ve devrimlerine dair çalışmaların bu evde yaşandığı da biliniyor.
22 Şubat 1927’de Ankara’nın ilk balosu da burada verilmiş. Ziyaret eden herkesin elbette farklı detaylara odaklanabileceği bu evde, zevkli birtakım eşyalar, duvarlardaki fotoğraflar, dönemin giysileri, diğer birçok obje, bir dönemin tanıkları ve halen yaşayan bir evin parçaları olarak ilgi duyanların incelemesine sunulmuş durumda.
Eve sonradan üzeri kapatılarak eklenmiş bir veranda, en fazla vakit geçirdiğim bölüm oluyor. Oldukça zevkli mobilyalarla döşenmiş salondan bu verandaya çıkış kapısı bildiğimiz demir parmaklıkları olan bir kapı. Verandanın zeminini salon zemini ile birleştiren eşiğin, üzerine basıldığında çıkardığı ses, tahta parçalarının adeta gelişigüzel çakılması ile oluşturulduğunu gösteriyor ve dikkatimi çekiyor elbette.
Verandadaki bilardo masasının üzerine konulmuş bir fotoğrafta takılıp kalıyorum. Fotoğrafın, o an bulunduğum yerde çekildiği besbelli. Fotoğrafta fazla takıldığımı gören görevli, biraz daha detay bilgi veriyor. Bu kez salondaki bazı detaylar ile fotoğraftakilerin bir kopya misali üst üste oturması, zamanı biraz geri sarıp sizi de o fotoğrafın içine çekiyormuş gibi ilginç duygular yaşatıyor. Zamanın aynı sahnesinde birkaç dakikalığına da olsa rol alabilmek gibi garip bir duygu bu.
Mekânın aynı camekanlarının önündesiniz, duvarlarda o fotoğrafın çekildiği sıradaki resimler, arkada radyatörleri dekoratif bir şekilde gizleyen radyatör kajları ve üzerindeki mermer tabla, aynen karşınızda. Fotoğraftaki bilardo masasının büyüklüğüne bakarak bu mekânın, hepsi topu ne kadarlık bir alan olduğunu gözünüzde rahatlıkla canlandırabilirsiniz.
Bu kadarlık bir mekânın konukları, kadim komşu İran Şahı Rıza Pehlevi, Atatürk, İsmet İnönü, Meclis Başkanı Kazım Özalp ve Dışişleri Bakanı Tevfik Rüştü Aras. 1934 yılının Haziran ayında bu önemli konuk bu mütevazı mekanda ağırlanmış, kendisine burada bir resepsiyon verilmiş.
Gezdiğim andaki mekân ve eşyalar ile o fotoğrafı eşleştirdim ama bugünün Türkiye’sindeki başka şeyler ile eşleştirmeyi Onların anılarına saygısızlık olarak gördüm.
Yine bir yıldönümünde Seni anıyoruz. Bıraktığından daha ileride, barış ve refah içinde bir ülkeye ulaşmayı bizlere görev olarak verdiğinin bilinciyle, Ruhun şâd olsun.
Salim Koç, 10 Kasım 2021, Ankara